Son zamanlarda bazı iş adamlarımızın, Eczacıbaşı’ın;” Kapitalizm insanlık için
istenen sonuçları vermedi”, Ali Koç ‘un ; “Kapitalizmin ortadan kalkması gerek
“ şeklindeki açıklamalarını okurken, patronların kendi ürettikleri malları
satacak bir kitle, daha doğrusu, istediği miktarda satacak kitle bulamamasından
kaynaklanan bir iç konuşmanın dışa vuruş biçimini hayretle takip ederken Charlie
Chaplin'e ait 1936 yılı ABD yapımı Modern Zamanlar ya da Asri Zamanlar filmini
anımsadım.
Bu film sinema tarihinde unutulmayacak filmlerden biridir.
Sessiz Sinema dönemine ait bir film olmasına rağmen bazı yerlerde müzik ve efektler
kullanılmış bu film tüm zamanların en iyi filmleri arasında gösterilmektedir.
Film de kapitalist üretim ve Toplumsal yaşamın körelişi tüm çıplaklığıyla
gözler önüne serilir.
Ne yazık ki bu film Komünizm propagandası yaptığı ileri
sürüldüğü için ABD'de gişede pek başarılı olamamıştır. 1930'lu yıllarda hüküm
süren Büyük Ekonomik Buhran sırasında makineleşmenin de etkisi ile bozulan
ekonomik ve toplumsal koşulları, artan işsizlik sorununu dile getiren bu film
Charlie Chaplin'in Şarlo tiplemesiyle yaptığı son filmdir aynı zamanda.
Film muhteşem bir metaforla başlar. Koyun sürülerinin ahıra
gidişi ilk sahne olarak karşımıza çıkarken hemen ardından kalabalık topluluklar
halinde fabrikaya çalışmaya gelen işçilerin görüntüsüyle başlar .
Kapitalist sistemin ve doğal olarak kapitalist üretim şeklinin birer makinaya
çevirdiği insanlar yaşam seviyelerini bırakın iyi düzeye çıkartmak normal
yaşamlarını sürebilmek için ortalama çalışma süresinin üstünde ve “daha” diyen
bir sistemin karşısında duyarsızlaşarak mekanik hale gelen yapılarıyla koyun
sürüleriyle özdeştirilmiştir.
Bir bütün olarak filmi bir kenara koysak bile sadece bu
başlangıç bile sanayileşmeyi ve kapitalizmin mantığını sinema diliyle en ağır
şekilde eleştiridir ve yıl başta da söylediğim gibi 1936 dır.
Günümüz iş adamlarından çok önce sanatın bir dalı olan
sinemayla müthiş bir farkındalık ve
sorgulamadır.
Film de bir fabrikada işçi olarak çalışan Chaplin ağır
koşullardaki çalışma biçimini komediyle ortaya koyarken bu aşırı tempoya
dayanamayarak hastaneye kaldırılır.
Hastanedeki iyileşme döneminden sonra sokağa adımını attığı günden itibaren
kendi kontrolünün dışında gelişen bir sürü olayın kahramanı yada kurbanı
şeklinde karşımıza çıkar.
Sadece bu film ile değil, diğer filmlerinde de kendi politik
görüşünü ortaya koyarken kullandığı dil oldukça naiftir.
Charlie Chaplin 16 Nisan 1889'da Londra'nın fakir
semtlerinden biri olan East Lane, Walworth' ta dünyaya geldi. Annesi ve babası
o henüz üç yaşına bile gelmeden ayrılmıştı. Sanata olan tutkusu boşanmış
olsalar da anne ve babasının müzikhollerde ve çeşitli tiyatrolarda çalışan
profesyonel sanatçı genlerinden gelmektedir. Oldukça zor bir yaşam serüveni
içerisinde kendisini geliştiren Charlie Chaplin Amerika'ya gelmesinden sonra sinema tarihinde kendisi olabilen ender sanatçılardan biridir.
“İnsanlık mutlu olmak için mücadele veriyor” şeklinde ikinci
bir girişle Modern Zamanlar filminde insanların verdiği mücadeleyi ortaya
koyarken, çıkan olumsuzluklar karşısında da direnme ve umutlu olma duygusunu da
filmde vermeye çalışmıştır.
Anlamsız ve hayali bir umut değildir onun vurgulamaya
çalıştığı. Direnmenin en iyi yolunun umut ve gülümseme olduğu düşüncesini de
film boyunca ve özellikle son sahne de vurucu bir biçimde bizlere gösterir.
Bu film de müzikler de Charlie Chaplin’e aittir. Özellikle
Smile adlı parça sonradan çok ünlenerek ve söz yazılarak bir çok müzisyenin
repertuarına katılacaktır.
Bu sebeple iş adamlarımızın kapitalizmi eleştiren
cümlelerini okurken Charlie Chaplin’in filmdeki son cümlesini hatırlayıp
bizler de onun isteğini yerine getirelim.
“Gülümse”….
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkür ederiz.
Yorumunuz incelendikten sonra en kısa sürede yayınlanacaktır.